Gazeteciler Cemiyeti | Bilgin: “Yılmıyoruz, inadına basın özgürlüğü, inadına demokrasi diyoruz”
19030
single,single-post,postid-19030,single-format-standard,ajax_fade,page_not_loaded,boxed,,qode-theme-ver-5.6,wpb-js-composer js-comp-ver-4.3.4,vc_responsive

Bilgin: “Yılmıyoruz, inadına basın özgürlüğü, inadına demokrasi diyoruz”

09 Oca Bilgin: “Yılmıyoruz, inadına basın özgürlüğü, inadına demokrasi diyoruz”

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, gazetecilerin hapse atıldığı, “çeşitli yöntemlerle kabul edilemez baskı altına alındığı, işsizliğe mahkum edildiği” Türkiye’de medyanın bayram kutlamasının mümkün olamayacağını söyledi.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ve Gazeteciler Cemiyeti’nin 70. Kuruluş yıldönümü dolayısıyla yazılı bir açıklamada bulunan Bilgin, ülkedeki özgürlük ortamının giderek daralmakta olduğunu, eleştirinin suç haline getirildiğini, gazetecilerin “potansiyel suçlu” olarak görüldüklerini kaydederek, “Bir kez daha tekrarlıyorum, iktidarıyla, muhalefetiyle siyasetle uğraşanlar bu ülkeyi kamplara bölmekten vazgeçsinler. Gazetecinin yandaşı, yoldaşı, paraleli, üçgeni, dikdörtgeni olmaz… gazeteci haber peşinde koşar, haberini mesleğin kurallarına, etik ilkelere göre tamamladıktan sonra da, kime yarar, kime yaramaz demez, yazar” dedi. Gazeteciler Cemiyeti başkanı, yaratılan kutuplaşmayla, akreditasyon ve çeşitli yöntemlerle gazetecinin habere ulaşımını imtiyaz haline getirmenin, “yeni tür besleme basın” yaratması dışında “anayasal teminat altındaki halkın haber alma hakkının da gasp edilmesi anlamına geldiğini” hatırlattı.

Bilgin düzgün haber yazmanın “çetecilik” veya “casusluk” ile itham edilmesinin, gazetecilere gazetecilik yapmaya çalıştıkları için 42 yıla veya ağırlaştırılmış ömür boyu hapse varan cezalar talep dilmesinin basın hürriyetiyle veya demokrasiyle bağdaştırılamayacağını kaydetti.

Ülkede önemli mevkide olanların “ülke itibarını dünyada yeknasak eden gelişmeleri” görmezden gelmeleriyle sorunların çözülemeyeceğini, üstelik daha da ciddileşeceğini belirten Gazeteciler Cemiyeti başkanı, “Hapiste gazeteci yoktur iddiaları, hapisteki gazetecileri unutturamaz,” dedi. Bilgin, “Bazı arkadaşlarımızın çalıştıkları basın organının siyasi çizgisi ile sorunumuz olabilir. Yazdıklarını, savunduklarını hiç de beğenmeye biliriz. Bu onların hapse atılmasına seyirci kalacağımız anlamına gelmez” dedi. Gazeteciler Cemiyeti başkanı, “Sadece Can Dündar, Erdem Gül veya Hayrettin Karaca için değil, tüm hapisteki gazeteciler için “adalet” talep edildiğini vurguladı. Bilgin, “Gazeteciler de suç işleyebilir ve o durumlarda yasalar çerçevesinde haklarında işlem yapılır, yapılmalıdır” dedikten sonra “Ancak, belgeleriyle bir konuyu ortaya koyan gazetecİlerin yazdıkları beğenilmediği için özgürlüklerinin alıkonulmasının kabul edilemeyeceğini de kaydetti.

Bilgin her türlü baskıya gazetecilerin karşı koycağına inandığını belirterek, “Yılmıyoruz, inadına basın özgürlüğü, inadına demokrasi diyoruz, demeye de devam edeceğiz,” şeklinde konuştu.

Bilgin 2015 yılında işsiz gazeteci sayısının yedi bini geçtiğini belirterek, “Bir yandan böyle acı bir rekora sahip olacaksınız, diğer yandan internete erişim engellemesi açısından dünya birincisi bir ülke olacaksınız ve iktidar ‘basın özgürlüğü kırmızı çizgimiz’ diyecek… Sanki kötü bir şaka yaşıyor gibi değil mi durum?” dedi.

Gazeteciler Cemiyeti başkanı, gazetecilerin görevi başında kötü muameleye uğradıklarını, çoplandıklarını, biber gazlı saldırı altında kaldıklarını anlattı. “Hep söylüyoruz, gazeteciler, yaptıkları haberlerden dolayı hapse atılmamalı, cezaevlerine atılmamalı…” diyen Bilgin, “Maalesef bugün gazetecilerin haberlerinden dolayı hapse atılmakta, kutuplaştırılmakta, sansüre, baskıya uğramakta, iktidarca, muhalif medyaya ceza üstüne ceza kesilmekte” dedi.

10 Ocak tarihinin aynı zaman’da Gazeteciler Cemiyeti’nin 70’nci yıldönümü olduğunu hatırlatan Bilgin. “70 yıllık tarihi boyunca Gazeteciler Cemiyeti medya özgürlüğünü, düşünce ve ifade özgürlüğünü hep savunmuştur ve savunmaya da devam edecektir.” Şeklinde konuştu.