16 Ara ÖiB: Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararları göz ardı ediliyor
Özgürlük için Basın (ÖiB) Kasım ayı raporunda, Türkiye de uzun zamandır devam eden ifade ve basın özgürlüğü ihlallerinin halen aralıksız olarak devam ettiği vurgulanarak, “gerek AİHM gerekse Anayasa Mahkemesinin, ‘İktidarda ve kamuoyu önünde olanların eleştiriye tahammül etmeleri ve bunların ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmeleri gerekir” şeklindeki kararlarına dikkat çekildi.
Raporda Kasım ayındaki ifade ve basın özgürlüğüne yönelik ihlaller sıralanırken, merkez medyadan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Müdürü Can Dündar ile Ankara temsilcisi Erdem Gül’ün yayınlanan MİT tırları ile ilgili haber nedeniyle tutuklandıkları belirtilerek, “AİHM ve Anayasa Mahkemesinin benzer yayınlarda gazetecilerin tutuklu yargılanmalarını hak ihlali sayan kararlarına karşın, her iki gazeteci de Silivri cezaevine iki ayrı koğuşa konuldu” denildi.
Her iki üst kurumun, “Gazetecinin haberi, yorumu, siyasi tutumu ve ideolojisi değil, halkın haber alma hakkı ile gazetecinin haberini veya yorumunu yayınlayabilme özgürlüğünü kullanabilme hakkıdır”, şeklindeki görüşlerinin paylaşıldığı raporda, “O nedenle Dündar ve Erdem’in hakkındaki ceza soruşturması ve tutukluluk hali, AİHM ve Anayasa’nın koruduğu değerlere aykırı bir müdahaledir” denildi.
Medya mensuplarına ve kurumlarına yönelik baskıların süregeldiğinden bahisle, kayyum ataması yapılan İpek Medya grubunda işlerine son verilen 70 gazeteci ve çalışanlara ek olarak diğer medya gruplarından işten çıkarılanlarla birlikte sadece Kasım ayında işsiz kalan gazeteci sayısının 100’ü aştığı ifade edildi.
“Kasım ayında mahkemelerin en çok verdikleri kararlar arasında ön sırayı, Cumhurbaşkanına sosyal medya üzerinden hakaret cezaları aldı” denilen raporda, bu gerekçe ile birçok kişinin gözaltına alınıp iki gün nezarette tutuklandığı, aralarında Ertuğrul Özkök ve Cengiz Çandar gibi tanınan bazı yazarların bulunduğu kişiler hakkında da beş yıla kadar hapis cezaları ile davalar açıldığına dikkat çekildi.
Cumhurbaşkanına hakaret dolayısıyla açılan yüzlerce dava AİHM ve Anayasa Mahkemesinin aldığı kararlar doğrultusunda değerlenmesi gerektiğine işaret edilen, OiB raporunda, yürütülen kovuşturma, soruşturma ve ceza davalarında AİHM’e gitmeden, ülkenin kendi iç hukukunda çözülmesi Türkiye’nin demokratikleşmesine de katkı sağlayacağı belirtildi.
Raporda, yeni Basın Kartı Komisyonunun basın kartları ile ilgili değerlendirilmesinde Zaman gazetesinden eski ve yeni genel yayın yönetmenleri, Ekrem Dumanlı ile Abdülhamit Bilici’nin başvurularının red edilmesi ve Antalya da düzenlenen G-20 Zirvesinde bazı gazetelere uygulanan akreditasyon engeli, basın özgürlüğüne yönelik ihlaller olarak kayda geçirildi.
AB Sivil Düşün Programı çerçevesinde Gazeteciler Cemiyeti tarafından yürütülen ÖiB projesi ile ifade ve basın özgürlüğü ihlalleri aylık raporlar halinde kayıt altına alınıyor. ÖiB Kasım raporuna ve diğer aylık raporlara, http://www.pressforfreedom.org adresinden ulaşılabilir.
November report of trhe Press for Freedom Project released
PfF: Constitutional Court and ECHR rulings ignored
November witnessed rampant violation of freedom of expression and press freedom violations, a report by the Journalists Association asserted. The report by the Press for Freedom (PfF) Project of the Journalists Association underlined that violation of expression and media freedom continued unabated in November giving the impression that both the Constitutional Court rulings and decisions adopted by the international institutions, including the European Court of Human Rights, were being grossly ignored.
The report stressed that in line with the Constitutional Court and ECHR rulings which that underline in all clarity that those in executive positions and in front of the public all time must be tolerant to criticism and should consider criticisms as part of freedom of expression.
While listing the violations in November, the report recalled the detention and subsequent arrest of Cumhuriyet’s Editor in Chief Can Dündar and Ankara Bureau Chief Erdem Gül over a report on the National Intelligence Agency’s TIRs (alleged to have been carrying arms and ammunition to some Syrian groups). The PfF report said both the Constitutional Court and the ECHR condemned detention of journalists in similar cases and called for trials against journalists be continued without detention. However, the report said, despite the high court’s ruling and the ECHR’s similar decisions, Can and Gül were not only detained but also subjected to isolation as they were placed in solitary cells at the Silivri Prison.
Sharing the two high courts’ rulings that “Not only the journalist, news article she/he wrote or his/her opinion but also the right of the public to have access to information as well as the right to publish news and opinon were being imprisoned with the detention of journalists” the report stressed that Dündar and Gül’s continued detention were a clear breach of the values and norms being stressed by the Constitution and the ECHR.
Pointing out that the pressures on the media were continuing, the report underlined that besides some 70 journalists and media workers who were laid down from the İpek Koza group after court-appointed trustees have taken over the administration of the holding, other journalists and media personnel laid down from other media institutions brought the number of media workers laid down in November to over 100.
The PfF report said “slander against the president” cases continued to be widesprayed in November also, pointing out that, many people were rounded up due to such claims, were deprived of their liberties for almost two full days and released later. It said among leading media people that were subjected to “slander against the president” accusations in November included Ertuğrul Özkök and Cengiz Çandar. It said these people could face as high as five years imprisonment. The report said finding a way to resolve the hundreds of “slander against the president” cases through domestic judicial undertakings, without the necessity for the issues to be referred to the ECHR, might as well help advancing democratization of Turkey.
The Press for Freedom report also touching opon the new regulation regarding the issuing of the press cards, criticized the Press Cards Commission’s decision adopted with majority vote not to grant permanent presscard to former and present editors of Zaman, Ekrem Dumanlı and Abdülhamit Bilici. The report also condemned the accreditation ban applied to certain media groups at the G-20 Summit held in Antalya, noting that the accreditation ban against a section of the Turkish media not only depriving media of access to news, but also is a clear example of the Turkish public being denied the right to information.
The Press for Freedom Project, conducted as part of the European Union’s Civil Society Facility Turkey Program, aims to document violations of press freedom and freedom of expression with reports issued on a monthly basis. The PfF report for November and the other monthly reports can be reached at http://www.pressforfreedom.org.