Gazeteciler Cemiyeti | Gazeteciler Cemiyeti Nisan 2020 ÖiB raporu açıklandı
22270
single,single-post,postid-22270,single-format-standard,ajax_fade,page_not_loaded,boxed,,qode-theme-ver-5.6,wpb-js-composer js-comp-ver-4.3.4,vc_responsive

Gazeteciler Cemiyeti Nisan 2020 ÖiB raporu açıklandı

1

13 May Gazeteciler Cemiyeti Nisan 2020 ÖiB raporu açıklandı

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bilgin: Salgın günlerinde medya olumsuz etkilendi

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Türkiye’nin Covid-19 salgınıyla boğuştuğu Nisan ayında basın ve ifade özgürlüğü alanında ilerleme sağlanamadığı gibi yerel ve yaygın medya kuruluşlarını olumsuz etkileyen gelişmeler yaşanmaya devam ettiğini söyledi.

Bilgin, Gazeteciler Cemiyeti Özgürlük için Basın (ÖiB) programı kapsamında Nisan 2020 dönemi raporuna ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, halk sağlığını ciddi şekilde tehdit eden salgın günlerinde basın ve ifade özgürlüğü alanında olumlu gelişme gözlenmediğini vurguladı. Bilgin, salgın sürecinde özellikle gazete satın alma alışkanlığına sahip 65 yaş ve üzerindeki nüfus için sokağa çıkma yasağıyla gazete satışlarında düşüşler yaşandığını hatırlatarak, basın kuruluşlarını koruyacak kapsamlı uygulamalar getirilmediğini söyledi. Basın İlan Kurumu’nun hayata geçirdiği önlemler ile yerelde son yıllarda kâğıt maliyeti gibi gerekçelerle ekonomik zorluklarla sıkıntıda olan yerel medya kuruluşları için ayakta kalacak koşullar sağlanamadığını belirten Bilgin, ne yazık ki çağrılara rağmen sınırlı şekilde medya kuruluşlarına destek verildiğini ve gazetecileri işsizliğe mahkûm edecek gidişattan kaçınılmadığını kaydetti.

Bilgin, ÖİB Nisan ayı raporunda detaylarına yer verildiği üzere gazetecileri ve gazetecilik mesleğini hedef alan adli süreçlere Covid-19 salgınıyla ilgili sosyal medya paylaşımları ve haberleri gerekçesiyle yapılan soruşturmalar eklendiğini dile getirdi. Bilgin, ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ gerekçeli süreçlerde de artış görüldü. Bunun dikkat çekici örneklerinden birisi olarak gazeteci Hakan Aygün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Covid-19 salgınına karşı başlattığı “Biz Bize Yeteriz” bağış kampanyasına ilişkin Twitter’dan yaptığı “Ey İBAN edenler” paylaşımı gerekçesiyle Nisan ayı boyunca ne yazık ki tutuklu kaldı. Fox TV ana haber sunucusu Fatih Portakal hakkında da söz konusu bağış kampanyasını eleştirerek, bankalardaki tasarruf mevduatı hesaplarına da el konulabileceği yönündeki paylaşımı nedeniyle iddianame hazırlandı. Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Ses gazetesi yazarı Cem Ulucan da sosyal medya paylaşımı nedeniyle gözaltına alındı. Bu arada RTÜK de, salgına ilişkin haberleri ve yayınları gerekçesiyle toplumsal muhalefete demokratik ülkelerde olması gerektiği gibi söz hakkı tanıyan televizyon kanallarına ekonomik sıkıntıya düşecek şekilde kanundaki üst dereceden maddi cezalar hükmetti. Fox TV, Halk TV, TELE 1 gibi kanallara farklı gerekçelerle cezai yaptırımlar uygulanmasına karar verildi” dedi.

Covid-19 salgınıyla ilgili yeni adli süreçler yanı sıra gazeteciler aleyhine gazetecilik faaliyetleri nedeniyle yürütülen yargılanmaların da Nisan ayında devam ettiğini işaret eden Bilgin, “Raporda kayda geçtiği görülebileceği üzere Oda TV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu, muhabiri Hülya Kılınç, Yeniçağ yazarı Murat Ağırel, Yeni Yaşam Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser ve Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik’in Libya’da ölen MİT mensubuyla ilgili haberler gerekçesiyle tutukluluk halleri sürdü. Mart ayında Edirne’de mültecilerle ilgili haber takibinde gözaltına alındıktan sonra tutuklanmasına karar verilen ve Ankara Sincan Cezaevi’nde tutuklu Rudaw muhabiri Rawin Sterk hakkında iddianame hazırlanmadı. Bu tutuklu gazeteciler ile ilgili Covid-19 salgını dolayısıyla cezaevlerindeki doluluk oranını azaltmayı amaçladığı açıklanan infaz düzenlemesinde tahliye edilmelerini sağlayacak hüküm bulunması çağrıları ise yanıtsız kaldı. Gazeteci Zülal Koçer hakkında takip ettiği 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’yle ilgili paylaştığı görüntüler suç kabul edildi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un, İstanbul Kuzguncuk’taki evi arkasında kaçak yapılaşma yaptığı iddiasına yer veren Cumhuriyet’in “Boğazda Kaçak Var” haberine de “terör örgütlerine hedef göstermek” suçlamasıyla iddianame hazırlandı” bilgilerini verdi.

Bilgin, “ÖİB’in açık kaynaklardan yaptığı derlemeler itibariyle basın özgürlüğü aleyhindeki gelişmeler kapsamında Nisan ayı sonunda 50’si hükümlü ve 51’i tutuklu olmak üzere hapiste 101 gazeteci bulunduğu kayda geçti. Mart ayı sonunda ise cezaevlerinde 51’i hükümlü ve 49’u tutuklu, toplam 100 medya mensubu varken Şubat ayında 53’ü hükümlü ve 44’ü tutuklu toplam 97 basın mensubu vardı. Ocak 2020’de ise 52’si hükümlü ve 43’ü tutuklu olmak üzere 95 basın mensubu cezaevindeydi. Bu rakamlar 2018 yazından başlayarak düşme eğilimine giren cezaevindeki gazeteci sayısının 2020 yılı başından bu yana bir artış eğilimine girdiğini ortaya koydu” tespitini aktardı.

İfade özgürlüğü bağlamında Covid-19 salgınıyla mücadele gerekçeli yasa taslağında Twitter, Facebook, Intagram, YouTube, WhatsApp, Skype gibi mecralar üzerinde hükümet kontrolü sağlayacak hükümler bulunduğunu hatırlatan Bilgin, tepkiler üzerine bu hükümler taslak teklife dönüştürüldüğünde çıkarılırken, Nisan ayı sonunda ise internetle ilgili benzer nitelikli bazı hükümlerin MHP’nin yasa teklifi olarak TBMM’ye sunulduğunu kaydetti.

Covid-19 salgınında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, kamuoyunu bilgilendirmek açısından son yıllarda pek örneği görülmediği üzere bütün medya kuruluşlarına açık şekilde haftada en az bir kez basın toplantıları düzenlemesini olumlu bulduklarını söyleyen Bilgin,  “Bakan Koca’nın tavrı gazetecilik mesleğimiz açısından demokrasilerde olması gerekeni ortaya koymuştur. Ancak ilk günlerde gayet olumlu şekilde tüm soruları yanıtlayacak şekilde salgınla ilgili bilgilendirme yapılması tutumu Nisan ayında değişmiştir. Ne yazık ki Sağlık Bakanı Koca’nın basın toplantılarında ilk önce tek soru sorulması kuralı getirildiği, bunun yanı sıra ilk önce haber ajansları ve TRT’nin soru soracağı bilgisi gazetecilere verildi. Toplantılar da gazeteciler halen soru sormayı talep ederken daha kısa sürede sonlandırılmaya başlandı. Bu durum hükümete yakın medya kuruluşlarına fazlasıyla soru hakkı tanınması söz konusuyken diğer kuruluşlara kısıtlı sürede az sayıda soru sorma imkânı tanınmasına yol açtı. Bunu da Türkiye’nin demokrasisi açısından üzüntüyle karşılıyoruz. Kamuoyunu bilgilendirme amacıyla yapılan salgın sürecine ilişkin basın toplantılarında Sayın Bakan’ın ilk dönemki tutumunu sürdürmesiyle bir yandan dezenformasyonu önlemesi bir yandan halkın haberlere güven duymasını sağlayacağını düşünüyoruz” dedi. Bilgin, “Bu tespitlerimizi aktarırken ÖİB raporları hazırlanmamızdaki temel nedenimiz de olduğu üzere Gazeteciler Cemiyeti olarak Türkiye’ye, demokrasisine, milletine ve geleceğine katkı sunmaya çalışıyoruz” diye sözlerine ekledi.

ÖiB Nisan 2020 raporuna ve geçmiş aylara ilişkin raporlara ise, öib_nisan_rapor, www.pressforfreedom.org ve media4democracy.org internet adreslerinden ulaşabilirsiniz.