Gazeteciler Cemiyeti | Gazeteciler Cemiyeti Ekim 2019 ÖiB raporu açıklandı
22016
single,single-post,postid-22016,single-format-standard,ajax_fade,page_not_loaded,boxed,,qode-theme-ver-5.6,wpb-js-composer js-comp-ver-4.3.4,vc_responsive

Gazeteciler Cemiyeti Ekim 2019 ÖiB raporu açıklandı

13 Kas Gazeteciler Cemiyeti Ekim 2019 ÖiB raporu açıklandı

Bilgin: Hayata dokunacak iyileştirici düzenlemeler bekliyoruz

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında ilk yasa değişikliği paketi hayata geçirilmesine karşın uygulamada henüz yargıda karar birliği oluşmadığını belirterek, “Gelecek yasal düzenlemeleri takip etmeye devam edeceğiz. Gazeteciler aleyhine yargılama süreçleri başta olmak üzere yerel basın ile ilgili hayata dokunacak iyileştirici düzenlemeler bekliyoruz” dedi.

Bilgin, Gazeteciler Cemiyeti Özgürlük için Basın (ÖiB) programı kapsamında Ekim 2019 dönemi raporuna ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, basın ve ifade özgürlüğü alanında gazetecilik mesleği ve Türkiye adına demokratik ülke tablosu sağlanmasını arzu ettiklerini ifade etti. Bilgin, “Ekim ayı raporumuzda detaylarıyla aktarıldığı üzere; gazetecilik mesleğini ilgilendiren adli süreçler konusunda Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin ilk yasa değişikliği paketi TBMM’de kabul edilerek yasalaştı. Bu durum bazı davalarda tutuklu yargılamalara son verilmesi yönünde kararlar alınmasına yol açarken bazılarında mahkeme heyetlerince tutum değişikliğine gidilmemesi kayıtlara geçti. Umut ediyoruz gazetecilik mesleğini suç olarak değerlendirmeyecek şekilde yargıda karar birliği oluşmasını görebileceğiz” açıklaması yaptı. Türkiye’de uzun dönemden sonra son aylar itibariyle hapisteki gazeteci sayısındaki gerileme eğilimi Ekim ayında devam etmesinden memnuniyet duyduklarını kaydeden Bilgin, “ÖiB aylık raporlarımızda yargılama süreçlerini takip etmekte olduğumuz hapisteki gazeteci sayısı Temmuz ayı sonunda 59’u hükümlü ve 75’i gözaltında veya tutuklu olmak üzere toplam 134 iken, Ağustos ayında 15 artışla 149’a tırmanmıştı. Eylül ayında ise 55’i mahkum, 74’ü gözaltında, toplam 129 gazeteci hapiste iken Ekim ayı sonu itibarıyla 52 hükümlü ve 73’ü gözaltında olmak üzere hapisteki gazeteci sayısı 125’e geriledi” tespitini aktardı.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bilgin, “Hapisteki gazeteci sayısındaki gerileme elbette mutluluk vericidir. Ancak yazdığından, söylediğinden, düşündüğünden tutuklu ve hükümlü olarak özgürlüğünden tek kişinin bile yoksun olması çok üzücüdür. Gazeteciliğin suç olmadığını hep söyledik. Elbette gazeteciler arasında da suç işlemiş olanlar var ise yargılanmalıdır. Ancak yazdıklarından dolayı hakkında dava olan gazetecilerin anayasa ve mevzuat gereği tutuksuz yargılama esas, tutuklu yargılama istisna olmalıdır,” dedi.

Bilgin, ÖiB ekibince kamuoyuna açık kaynaklardan yapılan derlemeler çerçevesindeki verileri de paylaştı. Buna göre, Ekim ayında gazetecilere yönelik 59 adli işlem yapıldığı ve 2019 yılı başından bu yana hakkında yasal işlem yapılan gazeteci sayısı ise 272 olarak belirlendi. Ay boyunca 15’i erişim engeli, üçü akreditasyon ve ikisi yayın engeli olmak üzere toplam 20 sansür olayı gözlendi. Böylece yılın başından bu yana görülen sansür olayı sayısı 1183’e ulaştı. Ekim’de bir gazeteci tutuklanırken, yedi gazeteci gözaltına alındı, beş gazeteciye yurt dışına çıkış yasağı uygulandı, 10 gazeteci serbest bırakıldı, altı gazeteci beraat etti ve en az altı yayın kuruluşu kapanma kararı aldı. Beş milletvekili hakkında soruşturma açıldı, bir milletvekili beraat etti, bir eski milletvekili serbest bırakıldı, dört siyasetçi tutuklandı, beş siyasetçi ise gözaltına alındı, birisi serbest bırakıldı.

Öte yandan gazeteciler yanı sıra vatandaşları da hedef alan “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla yürütülen adli süreçlerde azalma eğilimi olmadığını söyleyen Bilgin, “Ekim ayı raporumuz incelendiğpinde Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın da Erdoğan gibi kendisiyle ilgili eleştirel yazılar yazan gazetecilere yönelik dava açmayı sürdürdüğü görülecektir. Gazeteci Rahmi Yıldırım ile Oda TV Ankara Temsilcisi Müyesser Yıldız’ın darbe girişimiyle ilgili Akar’ı eleştirdikleri yazılar dolayısıyla yargılanmalarına başlandı. Türkiye, demokratik bir gelecek inşaa edilebilmesi için siyasetçilerinden eleştirilere karşı hoşgörü kültürünü korumayı ve özellikle de gazetecilik mesleği gereği kamuoyuna adına olayları sorgulama görevini yerine getirmeye çalışan gazetecileri adli süreçlerle karşı karşıya getirmeme yaklaşımını bekliyor” diye konuştu.

Bilgin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğindeki 29 Ekim kutlamasına toplumsal kesimler, muhalefet ve medya kuruluşlarından bazılarına yine davet yapılmazken, Cumhuriyet’in kuruluş yıldönümünde Suriye eksenli tartışmaların gündemdeki yerini koruduğunu hatırlattı. Suriye dolayısıyla Türkiye’nin ABD’yle yürüttüğü çalkantılı ilişkiler gazeteci yargılamalarına da konu olduğunu belirten Bilgin, “Cumhuriyet’in yargı muhabiri Alican Uludağ ile eski diplomasi muhabiri Duygu Güvenç, ABD Başkanı Donald Trump’la yürütülen ABD’li rahip Andrew Brunson’ın serbest bırakıldığı görüşmelere ilişkin haberleri nedeniyle savunma yapmak durumunda kaldı. Oysa Trump, Türkiye’ye yaptırım uygulayabileceğini belirttiği Twitter mesajlarıyla ‘Brunson olayında ekonomik yaptırım tehdidinde bulunduğunu ve gerçekleştirdiğini’ bizzat dile getirmişti. Bu gelişmeler raporlarımızda not edildi” dedi.

Ekim ayında medya sektöründeki işten çıkarmaların özellikle Demirören Medya Grubu bünyesindeki bir zamanlar Türk medyasında “amiral gemisi” olarak adlandırılan Hürriyet’te tartışma yarattığını vurgulayan Bilgin, Gazeteciler Cemiyeti olarak Hürriyet’ten çoğu sendikalı oldukları gerekçesiyle işten çıkartılanlara destek açıklamasında bulunduklarını anımsattı.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, medya sektöründeki ekonomik sıkıntı özellikle yerel medya kuruluşlarında etkisini ağır bir biçimde gösterdiğini belirterek, “Samsun’un tek yerel televizyon kanalı Haberaks TV’nin, yanı sıra Haber gazetesi, Haber Radyo kuruluşlarına sahip Haber Medya Grubu, tüm kuruluşlarını kapattığını duyurdu. Sinop ve Kocaeli’nde yerel gazeteler ortak açıklama yayımlayarak Basın İlan Kurumu (BİK) çerçevesince resmi ilan gelirleriyle ilgili hakkaniyetli düzenleme talebinde bulundular. Ulusal medya kuruluşlarından Yurt’tan altı kişi maaşlarını alamadıkları için ayrıldıklarını açıklarken, Yurt Genel Yayın Yönetmeni Ali Avcu istifa etmek zorunda kaldığını bildirdi” bilgilerini dile getirdi.

ÖiB Ekim 2019 raporuna ve geçmiş aylara ilişkin raporlara ise, ÖiB_Ekim_2019_rapor, www.pressforfreedom.org ve media4democracy.org internet adreslerinden ulaşabilirsiniz.